Sokak Hayvanları ve Çocuklar

Bir çocuğun ahlak gelişimi, toplumun ilke ve değer yargılarını benimsemesi ve yaşadığı çevreye uyum sağlaması ile başlar.

Bu gelişim topluma nasıl davranılması gerektiğinin bilincinde olma halini içerir; fakat bahsedilen bilinç toplumun tüm değerlerine olduğu gibi uymak değil, kendi değerler sistemini oluşturma sürecidir.

İçinde yaşadığımız doğaya ve canlılara karşı olan sorumluluklarımızı çocuklara öğretmek ve benimsetmek ahlaki gelişim sürecinin bir parçasıdır.

Jean Piaget’in ahlak gelişimi kuramına göre; çocuklar yetişkinlerden oldukça farklı bir düşünce şekline sahiptir ve 6 yaşına kadar çocukların kural bilinci gelişmez. Örneğin oyun oynarken diğer çocukları gözlemledikleri şekilde oynarlar yani kuralların anlamını ve amacını bilmeden sadece davranışı taklit ederek kuralları uygularlar.

6 yaşından sonra çocuklar kuralların ne anlama geldiğini kavramaya başlarlar. Bu ahlak yapısında “görünmediğin yerde her şeyi yaparım” işleyişi mevcuttur. Yani çocuk gözlemlenmediği yerde “ahlaki” çizgilerin dışına çıkılmasını normal karşılar. Örneğin şeker kavanozuna dokunmaması istenen  çocuk, ebeveynleri yokken şekerleri yiyebilir.

Ahlak gelişiminde dışa bağlılık neredeyse 10 yaşına kadar olan dönemi kapsar. Çocuklar bu yaşlarda ahlaki değer ve yargılar açısından çevreye bağlıdırlar. Bu yüzden ebeveynleri tarafından koyulan kuralları olduğu gibi kabul ederler.

Çocuklar meraklıdırlar ve bu onların  güçlü yanlarından biridir. Hayvanları da merak ederler; dışarıda onların peşinden koşar, dokunmak ve oynamak isterler. Bu aslında bir iletişim kurma çabasıdır.

Bahsettiğimiz bu yaş aralığında çocukları hayvanlarla korkutmak çocuklardaki hayvan sevgisini engellemek olacaktır. Çocuklara sokak hayvanlarına nasıl davranmaları gerektiğini gerekçesiyle birlikte anlatmak ve bu sevgiyi aşılamak onların hem çevreye hem de kendi dışındaki tüm canlılara olan saygısını artıracaktır.

Piaget’in “ahlak söz konusu değildir” dediği 0-6 yaş döneminde çocuğunuz sizi rol model alacaktır, örneğin eğer siz sokak hayvanlarını okşuyor ve besliyorsanız o da yaşı ilerledikçe hayvanlara karşı daha duyarlı olmayı öğrenecektir. Sokaktan bir hayvan sahiplenmek ya da harçlıklarıyla mama almak isteyebilirler. Bu gibi durumlarda çocukları engellememek, tam tersine onlara bu yolu açmak ve onları desteklemek gerekir.

Çocuklara hayvanlar hakkında söylediğiniz her söz ve sergilediğiniz her davranış oldukça önemlidir. Bir kedi ya da köpeği size yaklaştı diye kovmanız ya da “hayır ona dokunma o pis ve sana zarar verir” gibi şeyler söylemeniz onların bilinçaltında olumsuz izler olarak kalacaktır.

Çevrenizde hayvanlara karşı kaba davranış sergileyenn yetişkinlerin bir çoğu çocukluğunda hiç sokak hayvanına dokunmamış ve onları beslememiştir.

Çocuklar aslında saflıkları ve canlılara karşı duydukları samimiyetleri ile biz yetişkinlere göre daha sosyal varlıklar olarak tanımlanabilir. Bu sosyal varlıkların ahlaki gelişimi, doğanın diğer savunmasız ve saf varlıkları olarak nitelendirdiğimiz sokak hayvanlarının iletişimi ile desteklenebilir.

Ayşegül ÜnverdiAyşegül Ünverdi

Yorumlar

Kayıtlı yorum bulunmamaktadır.
İlk yorum yazan siz olun.